2022 © Kıbrısemlakmerkezi.com
yakınlaştırmayı etkinleştirmek için tıklayın
aranıyor
Hiç sonuç bulamadık
haritayı aç
Görüntüle Yol haritası Uydu Hibrit Arazi Lokasyonum Tam ekran Önceki Sonraki
Gelişmiş Arama
Arama sonuçlarınız

Kuzey Kıbrıs İçin Isı Yalıtımı İhtiyacını CEE Direktörü İsmail Sayı İle Konuştuk

15 Kasım 2021

Evinizin ısı yalıtımı var mı? Harcadığınız enerji sizi yeterince ısıtıyor veya serinletiyor mu? Faturalarınızı düşürmek, enerji verimliliğini artırmak hatta sağlığınızı korumak için ısı yalıtımının ne kadar önemli olduğunu biliyor musunuz? CEE Direktörü Mimar İsmail Sayı, bu konuda önemli detaylar paylaştı.

kıbrıs ısı yalıtımı

Kuzey Kıbrıs İçin Isı Yalıtımı İhtiyacını CEE Direktörü İsmail Sayı İle Konuştuk
Yazın kavuran sıcaklarda serinlemek için açılan klima, kışın ısınmak amacıyla tercih edilen yine klima veya soba çözümleri…
Farkındaysanız tüm çabaya ve harcanan enerjiye rağmen, beklenen sonucu alamıyoruz.
Dikkat ederseniz iki mevsimde de eksikliğini hissetiğimiz bir detay var, ısı yalıtımı…
Eski evler için ilk bakışta pencere sistemleri gözümüze çarpabilir. Fakat tek başına sorumlu o değil.
Özellikle duvarlarda ve çatılarda yapılması gereken ve ihmal edilen yalıtım karşımıza çıkıyor her defasında.
Hem enerji sarfiyatını artırıyor, hem de bütçelere yük oluyor.
Küresel ısınmaya etkisi apayrı.
Avrupa’da yaygın bir uygulama ısı yalıtımı.
Son yıllarda Türkiye’de de mantolama tercihinde artış var.
Sebebi daha çok bütçesel yükü hafifletmek.
Özellikle durmadan zamlanan elektrik ve doğalgaz sarfiyatını aza indirmek için böyle bir yatırımı tercih ediyor konut sahipleri.
Peki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde durum nasıl?
Yalıtım yaparken öncelik ne olmalı?
Maliyeti nasıl hesaplanıyor?
Avantajları neler?
Binanın ömrünü uzatmadaki rolü ne?
Konuğumuz Cyprus Environmental Enterprises Ltd (CEE Ltd) Direktörü Mimar İsmail Sayı.
“Yakında Dünya Yaşanmaz Hale Gelecek”
Hem dünya görüşünüz, hem de yaptığınız iş ile çevreye duyarlı bir iş insanısınız. Değişen iklimler, korkutan değişimler… Nasıl görüyorsunuz gidişatı?
Biz Kıbrıs’ta bazı olayları gözümüzden kaçırıyoruz. Dikkat ederseniz Roma’da bir toplantı yapıldı. Ardından Glasgow’da da bir toplantı yapıldı. Konusu küresel ısınmaydı. Biz burada başımızı kuma soktuk, incir çekirdeğini doldurmayacak işlerle ve gündelik sıkıntılarımızla gün geçiriyoruz. Kaçırdığımız şey ise yakında dünya yaşanmaz hale gelecek olması. Bunun sebebi ise ürettiğimiz aşırı karbondioksit miktarı.
Ulaşımdaki, yerli yersiz araç kullanmak gibi hatalarımız, binalarımızın ısı izolasyonlarını doğru yapmayarak bizim için sürekli enerji üreten santrallerin karbondioksit salınımını arttırmak, moda dediğimiz ve hala daha kullanım ömrü olan ürünleri atıp yenisini almak gibi tutum sergilemek, global olarak bir üretim yükü getiriyor ve  karbondioksit salınımını yüksek safhalara çıkarıyor.
Bilirsiniz ki karbon dünyanın oluşum safhalarında atmosferden yer altına çok uzun yıllarda nüfuz etti. Biz dünya kaynaklarını bu şekilde tüketerek son 150 yılda yer altından karbonu alıp atmosfere karıştırıyoruz ve dünyayı milyonlarca yıl önceki zehirli haline hızla geri götürüyoruz.
“Isı İzolasyonundan Kaçmak Lükstür”
Bir yanda küresel ısınma, diğer yanda günden güne kabaran faturalar.
Enerji sarfiyatını minimuma indirmek varken, ısı yalıtımı niye bu kadar ihmal ediliyor?
Isı izolasyonu maalesef toplumun bilinçsizliğinden dolayı çok ihmal edilen ve lüks olarak değerlendirilen bir uygulamadır. Tam aksine ısı izolasyonundan kaçmak bir lükstür. Akıllıca uygulanmış bir ısı izolasyonunun amortisman süresi taş çatlasa 4 veya 5 yıl. Bu oldukça kısa bir süre ve bu nedenle bir karlı bir yatırım değeri de taşır ve ömürlüktür.
Maalesef bu konu tüketiciye doğru anlatılamıyor. Medeni ülkelerde bu konuda yalnızca halkın bilinçli olması beklenmiyor. Devlet bunu yasa ile zorunlu hale getirdi. Eğer bir konut projesinde ısı izolasyonu eksikse, devlet bu yapıya iskan izni de vermiyor, su, elektrik de vermiyor.
Şu an Avrupa’da alınmış kararlar var. Eğer şirketin karbondioksit emisyonun yüksekse tüm mal ve hizmetlerine vergi getiriyorlar. Bu da demektir ki; “Sen enerji verimliliğini yerine getirmiyorsun, o nedenle biz ürün ve hizmetlerini Avrupa’ya alırken belirli bir miktarda ek vergi alacağız ki mal ve hizmetlerinizden kaynaklı karbondioksit emisyonunu azaltmaya çalışalım.” Bu da mal ve hizmetlerin satılamaz hale gelmesine sebep olacak.
2005’li yıllarda bu konuda Türkiye ve Kıbrıs’ta iyi bir yere gidiliyordu. Türkiye bunu başardı, biz de mecliste enerji verimliği ile ilgili bazı yasalar hazırladık. Fakat hükümet değişikliği gibi sebeplerle yasalar değişti, tüzükler yapılmadı ve o şekilde kaldı.
Bütün binalarda yalnız mantolama değil toplam olarak enerji verimliliğin hesaplanıp onaylanması gerekir. Onay alamayan binalara elektrik, su, iskan izni verilmemesi lazım. Bu yalnızca ekonomi için değil sağlınız için de gerekli.
Isı yalıtımı konusu toplumumuzda gündem olsa, bir tartışma konusu halini alsa, medeni ülkelerde uygulanmakta olan tüm yasalar ve yönetmelikler bize yol gösterici olacak.
Ekonomiden Sağlığa Isı Yalıtımının Faydaları 
Isı izolasyonunu biraz daha detaylandırır mısınız? Sadece faturaları hafifletmesi mi katkısı? Bina sağlığına, insan sağlığına sağladığı avantajlar neler? 
Isı izolasyonu sadece üşümemek veya uzun vadede bütçeden tasarruf etmek için gibi tek taraflı bir konu değil. Isı izolasyonunu binanın dışından kabuk halinde doğru biçimde yaparak, içerden değil (bu konuda bazı işi bilmeyenler çok yanlış yönlendirmeler yapıyor. Dıştan yaptığınız zaman binanın ısı kütlesi içerde kalır ve binanın ısıtma/soğutma dalgalanmaları azalır. Bu çatı için de duvar için de geçerlidir.), ısıtmadaki ve soğutmadaki yakıt tasarrufu sağlarız.
Bununla birlikte ısınıp soğumadan dolayı oluşan bina çatlamalarını önleyerek yapının ömrünü uzatırız. Duvarlarda kondenzasyonu önlersiniz, yani rutubet yoğuşmasını önleriz. Bu aynı zamanda tavanda da meydana gelmektedir. Çünkü iç sıcaklık ve dış sıcaklık farkı çok olduğunda küf ve kararma olur. Bahsettiğimiz bu yoğuşma duvarda mantarların oluşumuna sebep olur. Eğer akciğerlerde bir hassasiyet varsa bundan dolayı astım hastalığını beraberinde getirir. Ayrıca ısı izolasyonsuz bir binada konfor ısını yakalamak istediğinizde gereken enerji neyse harcarsınız ve termometrede istediğiniz rakamı görürsünüz. Fakat bu da sağlıklı olmaz. Çünkü ısı kaynağından gelen hava ile ortamdaki nem soğuk duvarda yoğunlaşır. Yoğunlaşma gördüğünüzde ‘odam nemli’ dersiniz, fakat son derece kuru bir hava solursunuz. Bu da akciğer hastalıklarını tetikler. Eğer ortamınızda kış aylarında tropikal bitkileriniz hızla kuruyorsa, odanızda nem kalmadığını göstermektedir.
“Toplum Olarak Bilinçlenmemiz Gerekir”
Peki sürecin hızlanması için önerileriniz neler? 
Bu bizim CEE LTD olarak çözüm bulabileceğimiz bir durum değil maalesef. Biz bu çözümde mikro ölçekte bir etki yapabiliriz fakat kamu olarak, toplum olarak bilinçlenmemiz gerekir. Biliçlenirsek eğer ekonomimiz, sağlığımız ve küresel ısınmaya karşı durmak için kayda değer katkı sağlayabiliriz.
KIBRIS EMLAK MERKEZİ

Etiketler: , , En güncel haberlere erişmek için mail listemize abone olun

Listeleri Karşılaştır