2022 © Kıbrısemlakmerkezi.com
yakınlaştırmayı etkinleştirmek için tıklayın
aranıyor
Hiç sonuç bulamadık
haritayı aç
Görüntüle Yol haritası Uydu Hibrit Arazi Lokasyonum Tam ekran Önceki Sonraki
Gelişmiş Arama
Arama sonuçlarınız

Kıbrıs emlak sektörü dikkat! Türkiyeli yatırımcılara satış uğruna yalanlar serisi – 1…

5 Şubat 2019

Kıbrıs emlak sektörüne Türkiyeli yatırımcının talebi azaldı, birazcık etik değerler şaştı. Günübirlik kazanca alışanlar, bu kez yalan boyutunda vaadlere sarıldı. İşte öne çıkanlar.



Türkiye ekonomisindeki belirsizlik ve çalkanlanma, dolaylı da değil, direkt olarak Kuzey Kıbrıs’a yansıdı.

Özellikle de emlak ve inşaat sektörüne.

Kısa süre öncesine kadar sektörün satış oranlarında büyük pay tutan Türkiyeli yatırımcılar frene bastı.

Birçoğu için parola 31 Mart seçimleri.

Seçimlerin sonucunu, seçim sonrası piyasaların durumunu ve dövizin seyrini görmek isteyenler bekliyor.

İşte onların beklemeye geçmesi, sektöre ağır darbe vurdu.

Bazı inşaat firmaları kurdaki belirsizliği de göz önünde tutup inşaatları durdurdu.

Bazıları yavaşlatmaya gitti, teslim tarihlerini çok çok geciktirdi.

Emlak firmaları için de benzer durum. Geçen yıl ve önceki yıl emlak sektörü hızla transfer alırken, bu yıl işler tersine döndü.

Satış yapamayan, geçimini sağlayamayan emlakçılar işi bırakıyor, farklı alanlara kayıyor.

Gelelim haberimizin konusuna.

Bir de “satış yolunda her şey mübahtır” diyenler var.

Onlar öyle ya da böyle satış yapmak uğruna “yalanı” sıradanlaştıranlar.

Genelde de hedef odakları Türkiyeli yatırımcılar.

Çünkü adada değiller.

Adayı bildiğini iddia edenler bile, akışa o kadar hakim değil.

O yüzden onları bu tür abartılı vaadler ve net yalanlarla ikna etmek daha kolay olacağı düşüncesindeler.

Kim yapıyor bunu derseniz?

Pusulasını paraya odaklayanlar..

Yatırımcılardan gelen şikayetlere bakınca, genelde de irili ufaklı emlakçılar.

O yüzden güven kırılıyor, o yüzden beklemeye geçen yatırımcı daha da endişe ediyor.

Hatta bu durum o kadar yayıldı ki, işini düzgün yapmaya çalışan emlak profesyonelleri bile arkadaşlarının yaptıklarını anlatır oldu.

Gelin birkaç örnekle açıklayalım.

– 300 sterlin kira alınacak yere, “500 sterline çok rahat kiralanır” demek.

Bu rakam oyunuyla yatırımın geri dönüş hesabı o kadar değişiyor ki, yatırımcı gerçek sonuçla karşılaşınca hem zarar ediyor, hem de gittiği yerde Kuzey Kıbrıs’ı kötülüyor.

– “250 bin öğrenci gelecek”

Ülke ekonomisinin lokomotiflerinden biri eğitim. Fakat ezbere eğitimi yorumlamak çok da sağlıklı değil. Üniversite sayısı artmasına rağmen, eğitim kalitesindeki soru işareti ve döviz belirsizliğinin etkisiyle öğrenci sayısı yükselmedi, aksine düştü. 102 944 şu an sayı. Ve T.C Büyükelçiliği’nin de öncelikli hedefi 150 bin. Yani 250 bin rakamı ne Milli Eğitim Bakanlığı’nda, ne YÖDAK’ta, ne de elçilikte var. Nereden çıktı dersiniz? Kulağa hoş geliyor, fakat doğru değil.

– “Projenin garantisi emlakçı sigortamız”

Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği’nin Limasol Sigorta ile hayata geçirdiği mesleki sorumluluk sigortasının nasıl anlatıldığını biliyor musunuz? Satış uğruna farklı farklı vaadlerde bulunanlar, bu sigortanın konut projesinin yarım kalma halinde onların zararını karşılayacağını bile söylüyor. Akıl mantık dışı, ama böyle anlatıyorlar.

– Fiyatı yüksek söyleyip, “size özel indirim aldık” demek

Bir malın bir fiyatı vardır değil mi? Siz yurt dışındaki müşteriye yüzde 20 fazla söyleyip, iki gün sonra da arayıp size özel yüzde 15 indirim aldık derseniz ne olur? Bunun adı nedir? Firmalar bunu niye yapar? O müşteri adayı hiç mi araştırmayacak, hiç mi sormayacak?

– Türk koçanı diye tahsis satmak

Bu maalesef artık alışkanlık oldu. Araştırmayan, güvence için bir avukatla çalışmayan “hesapçı yatırımcı” için bazen de kaçınılmaz son.

Karşı tarafın işbilmezliğini bilen, maalesef Türk koçanı diye, tahsis koçanı satıyor. Bu kötü örnek Türkiyeli iş insanları arasında da korkunun sebeplerinden biri.

– “Başlamayan projeye bitiyor demek”

Maketten konut satın aldığı için ve birçok marka tarafından mağdur edildiği için bu tür konularda endişe eden bir ülke Türkiye. Türkiyeli yatırımcı da oldukça hassas bu konuda. Fakat bile bile daha inşaatı bile başlamayan proje için “yüzde 40’ı bitti, 60’ı bitti bile deniyor. Tabii bu söylemin çürümesi çok uzun sürmüyor. Bunu söyleyen hem güven kaybediyor, hem de diğer meslektaşlarının adını lekeliyor.

– “Tek yetkili biziz”

“Satış uğruna her yol mübah” diyenler, sadece yatırımcıları değil, ülkeye yatırımcı getiren diğer emlak profesyonellerini de mağdur etti/ediyor. Gezdikleri her yerde X projenin tek yetkilisi olduklarını, yönlendirecekleri müşteri karşılığında komisyon paylaşımını yapacaklarını söylüyorlar. Ve işin komik yanı, iletişimin bu kadar hızlı ve pratik olduğu dönemde, bu söylemlerine karşılık buluyorlar. Ve birçok emlakçıdan müşteri yönlendirmesi geliyor. Sonra anlaşılıyor tabii ki durum. Şimdi Türkiye’deki o emlakçılar da gezdiği yerde yatırımcısına “Kıbrıs uyarısı” yapıyor.

Dahası da var.

Hatta bunu bir dizi haline getirip, ara ara paylaşacağız sizlerle.

Sizlerden de gelen yeni eklemelerle, daha da zenginleşecek.

Güven kazanmak zor, kaybetmek ise örneklerde de gördüğünüz gibi tek cümleye bakıyor.

Hem ülkeye, hem ülke ekonomisine, hem de birçok insanın büyük emek verdiği emlak ve inşaat sektörüne zarar verenler hızla artıyor.

Söyledikleri sözlerin bir kısmı vaad, fakat bir kısmı “nitelikli dolandırıcılığa” bile girer.

O yüzden diyoruz ya…

Sektör temsilcileri öyle ya da böyle bir tedbir almalı.

Fakat her koşulda yatırımcı, hepsinden önce iyi bir insan sarrafı olmalı.

Kiminle görüştüğünü, ne görüştüğünü, ne dinlediğini bilmeli. Karşısındaki insanı iyi bir süzgeçten geçirmeli.

Kuzey Kıbrıs’ta yatırım ve yaşamanın keyfine kimsenin gölge düşürmesine fırsat vermeyin.


En güncel haberlere erişmek için mail listemize abone olun

Listeleri Karşılaştır